Bizi takip edin:

Menü

Kiralananın Tahliyesi

Son zamanlarda çokça gündemde olan ve tarafımıza sıklıkla danışılan konulardan biri dekiralananın tahliyesi;

Kiraya verilenin tahliyesi genel hatlarıyla aşağıdaki hallerde söz konusu olacaktır;

 
  • Kiracının temerrüdü,

  • Kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa,

  • Yeni malikin gereksinimi,

  • Kiracının, kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak taahhüt etmesi,

  • Konut ve çatılı iş yerleri kirasında 10 yıllık kira süresinin dolması

 

Kiracının Temerrüdü Nedeniyle Tahliye

Kiracının, kira sözleşmesinden kaynaklı temel edim ( kira borcu) ve yan edimlerini (aidat, ortak giderlere katılım vs.) ifa etmemesidir. Türk Borçlar Kanunu’nun 313. maddesine göre kiracı kira bedelini ödemekle yükümlüdür. Kiracı, kira bedelini veya yan giderleri kira sözleşmesinde belirtilen tarihte ya da tarih aralığında eksiksiz olarak ödemezse temerrüde düşmüş olur.

 
 

Kiracının Temerrüdü Nedeniyle Tahliye

Kiralananın Tahliyesi
Türk Borçlar Kanunu m.350/1 uyarınca kiraya verenin, taşınmazı konut veya iş yeri olarak kullanma ihtiyacı doğarsa, ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açma hakkı vardır. Kiraya verenin kendisi dışında eşi, altsoyu, üstsoyu ve hatta kanunen bakması gereken kişilerin ihtiyacı durumunda da aynı hak söz konusudur.
 

Yeni Malikin Gereksinimi Nedeniyle Tahliye

Türk Borçlar Kanunu m.351 “Kiralananı sonradan edinen kişi, onu kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut veya işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla, kira sözleşmesini altı ay sonra açacağı bir davayla sona erdirebilir. Kiralananı sonradan edinen kişi, dilerse gereksinim sebebiyle sözleşmeyi sona erdirme hakkını, sözleşme süresinin bitiminden başlayarak bir ay içinde açacağı dava yoluyla da kullanabilir”

 

Yeni malikin ihtiyacına dayalı tahliye taleplerinde de ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunluolması gerekmektedir.

Tahliye Taahhütnamesine Dayanarak Tahliye

Türk Borçlar Kanunu genel yapı itibariyle kiracıyı korumaktadır. Kira sözleşmesinin belirli bir süreye tabi olması durumunda bu süre sonunda kira ilişkisini sona erdirme hakkı kiracıya ait olup, kiraya verene bu hak tanınmamıştır. Kiraya veren, belirli bir süre sonunda kiracının çıkmasını sağlamak isterse, kiracıdan, usulüne uygun olarak düzenlenmiş bir tahliye taahhütnamesi alması gerekmektedir. Bunlar özetle;

 
  • Tahliye tarihi belirli olmalıdır,

  • Taahhütname alınırken kişinin iradesi sakat olmamalıdır,

  • Kira sözleşmesinin imzalanması sırasında, yahut imzalanmadan önce düzenlenen tahliye taahhütnameleri geçersizdir.

10 Yıllık Kiracının Tahliyesi

Türk Borçlar Kanunu m. 347 “Tahliye taahhütnamesine dayanarak tahliyede de açıkladığımız gibi, Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış sayılır. Kiraya veren, sözleşme süresinin bitimine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez. Ancak, on yıllık uzama süresi sonunda kiraya veren, bu süreyi izleyen her uzama yılının bitiminden en az üç ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla, herhangi bir sebep göstermeksizin sözleşmeye son verebilir.

Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde, kiracı her zaman, kiraya veren ise kiranın başlangıcından on yıl geçtikten sonra, genel hükümlere göre fesih bildirimiyle sözleşmeyi sona erdirebilirler.”
 
Sonuç olarak;
Kanun koyucu, Borçlar Kanunu’nda kiracının haklarını korumuş, kiralananın tahliyesini sayılı nedenlere bağlamıştır. Uygulamada her somut olay birbirinden farklılık gösterebileceğinden hak kaybına uğramamak adına tarafımızla iletişime geçerek profesyonel bir destek almanızı öneririz.

Paylaş: