Yargıtay’ın Emsal kararına göre alacak davalarında e-mailler delil niteliğinde sayıldı. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 6 Haziran 2020 tarihli, 2020/4488 karar sayılı kararına göre alacak davalarında mail yazışmaları da belge niteliği taşır.

Alacak davalarında en önemli konu tarafların iddialarının ispat edebilmesidir. İleri sürülen bir önermenin doğruluğu hususunda kanaat oluşturmak için bir nedenselliğin ortaya konulması olarak tanımlanabilen ispat, yargılama hukuku açısından dava konusu hakkın ve buna karşı yapılan savunmanın dayandığı vakıaların var olup olmadıkları hakkında mahkemeye kanaat verilmesi işlemidir.

Yargıtay 13. Hukuk dairesinin söz konusu kararında ‘HMK’nun 199. maddesinde ”Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir.” yazılıdır.’ Şeklinde HMK 199. Maddede belirtilen ispata elverişli belgeleri sıralamıştır.

Bunun devamında açıkça mail yazışmalarının da HMK kapsamında ispata elverişli belge olduğunu ‘Bu düzenleme ile mail yazışmaları da belge olarak kabul edilmiştir. O halde, mahkemece mail yazışmaları ve davacı tarafından yapılan ödemeler değerlendirilerek davacının borçlu olup olmadığına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.’ diye açıkça belirtmiş ve bunlar incelenmeden karar verilmesi bozma sebebi olarak kabul edilmiştir.

Sonuç olarak çağımızda teknoloji ilerledikçe iletişim araları da değişkenlik göstermektedir. Bu durum ispat için kullanılacak delilleri de değiştirmektedir. Yargıtay son kararlarında kişilerin yazışmalarının da delil niteliğinde olduğunu kabul etmektedir. Bu nedenle tarafların aralarında borç ilişkisine dair yaptıkları yazışmalar önem arz etmektedir.